0

0

31 Temmuz 2013 Çarşamba

AKIL TUTULMASI


Önce derinden gelen bam güm seslerini duydum. Sonra sesin şiddeti çağlayanın yüksekten zemine çarparken çıkardığı sesin şiddeti kadar arttı. Bam güm bam güm. Gecenin saat kaçıydı bilmiyorum. Odam karanlıktı, çok uykuluydum, gözlerimi bile açamayacak kadar uykunun ağırlığı gözlerimin üstüne oturuyordu. Sesler devam ediyordu. Bam güm bam güm. Kırk beden Türk kadını dalında efsane olan ficudum:) sanki yatağıma çivilenmişti. Yaz mevsiminde olmamız sebebiyle havadan üfleyen sıcak havanın etkisini bastırmak için açtığım pencere sabaha kadar açık kalıyor. Kedilerin birbirleriyle dalaşma sesleri, tavla şıkırtıları, martıların anırması her türlü ses odamın içinde yankılanır. Ama bu ses daha öncekilerden farklıydı. Sesler hala devam ediyor. Bam güm bam güm. Artık rüyamda hangi fanteziyi kuruyorsam –onu da sizin hayal gücünüze bırakıyorum- yataktan kendimi kaldıramıyorum. Yatmadan önce yere attığım yastığımın üzerine koyduğum kitabım ve sabah beni ağlayarak uyandırma görevini üstlenmiş alain delon’u –alain delon benim cep telefonum olur, tarihi bir telefon olduğu için artık tarih olmuş efsanevi bir yakışıklının adını verdim. Acaba dünyada cep telefonuna isim takan benim gibi kaç tane çatlak var ? -  yere düşürmemek için itinayla ayağımla ittim. Karanlıkta bir hışımla pencerenin kenarına geldim. Sinekliği yukarı kaldırmak için bayağı uğraştım, sanırım kırdım. Yukardan aşağı kafamı uzattım. Aşağıda, merdiven altındaki babamın bisikletinin bulunduğu yerde, diğer komşularında eşyaları var, bakındım. Bu yer bir nevi ardiye olarak kullanıyor. Her yaz hırsız belasıyla yüzleşmek zorunda kaldığımızdan aklıma gelen ilk şey aşağıdakilerin hırsız olduklarıydı. İçimde korkunun tavan yaptığı bir sesle aşağıya doğru seslendim.
“Kimsiniz siz ? Kimsiniz ?” İki kişiydiler. Diğeri öbürüyle konuşuyordu. Ama ne dediklerini duyamadım. Tekrar sordum.
“Kim siniz siz ? Kim siniz?” Muhtemel hırsız olması ihtimal bir insana kimsiniz diye sorulur mu ? Ne yani hırsız tutup ben falanca filancayım ahanda şurada oturuyorum. Valla ihtiyaçtan mı diyecekti ? Nasıl bir akıl tutulmasıydı benimkisi ? Kendi sorduğum soruya kendim bile hayret ediyordum.   Sorumu bir daha tekrarladım.
“Kim siniz siz ? Kim siniz?” aşağıdan yukarıya beyaz tişört giymiş biri bana şaşkın şakın bakıyordu. Yüzünü seçemiyordum. Çünkü lenslerim gözümde değildi.
“Benim ben Enis, abla” dedi. Enis karşı komşumuzun oğlu olur.
“Haaaa” dedim
“Git yat” dedi.
“Ay kusura bakma” dedim. “Hırsız sandım ben. “
Gecenin bir yarısı kendime güldüm gözümden yaş gelene kadar.
Üç kıçı kırık bisiklet uğruna ya rab ne akıllar tutuluyor:))))))))))) 
Sabah işe giderken kapıda bu notu buldum:

“Bisikletlerin oradaki suntalar Özcan amcaya ait bilginiz olsun. Sayın yöneticimiz baş tacımız :)))))” 
Enis.



SEVGİYLE KALIN

ELAH NADIA KALIS

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder